Nefes, astımlı kişilere nasıl yardımcı olabilir?
Astım belirtileri görülen hastalarda, tekrar yapılandırmak için zaman ve sabır isteyen koşullu bir nefes şekli bulunmaktadır. Esas sorun; solar plexus veya ‘korku kemer’indeki kasların, özellikle nefes verirken gerilmesidir. Astımlı kişilerdeki en büyük sorun; nefes verirken havanın dışarı çıkmasına imkan vermek için gevşeyememedir, bu durumda akciğerlere girecek bir sonraki nefes için yeteri kadar yer oluşamaz. Bunun nedeni genellikle; astımlı kişilerin bir sonraki nefes kolayca gelmediği için nefeslerini bırakmakta zorlandıkları zamana dayanmaktadır. İçeri daha fazla nefes sokmak için daha da zorlanarak nefes almaya çalışırlar, fakat durum gittikçe kötüleşerek solar plexus bölgesinde daha da fazla gerilime neden olur.
‘Yeteri kadar alıyorum’ ve ‘Benim için nefes almak güvenli ve basit’ gibi iyi afirmasyonlarla çalışmak yararlıdır. En iyi yaklaşım; solar plexus bölgesine odaklanırken, astımlı kişinin desteklenmesi ve gevşemiş bir dışa nefes verme oluşana dek nefesin yavaşlatılmasıdır. Nefesleriyle ilgili yaşam boyu sorun yaşadıklarından ötürü, astımlı kişilerle ilerleme daha zor olmaktadır. Günde birkaç kez 100 nefes alıştırmasını yapmaları istenir. Seans sırasında, nefeslerine tutundukları zaman ile nefeslerini gevşettikleri zaman arasındaki farklılığı yansıtmaya çalışırız. Böylece ev ödevlerine de yardımcı olabiliriz.
Astımlı kişilerin en az 45-90 derecelik bir açıda desteklenmeleri; daha da rahatlamalarına, kendilerini güvende hissetmelerine ve dışarı nefes verişlerinin kolaylaşmasına yol açar. İyice rahatlamalarını sağlayana dek nefesin yavaşlatılması; daha gevşemiş bir nefesin öğretilmesi için iyi bir tekniktir. ‘Nefesin içeri girmesine ve dışarı çıkmasına izin veriyorum’ afirmasyonu ile çalışmak, güç harcanmasını azaltır. Bazı zorlayıcı durumlarda, burundan nefes alıp vermelerini sağlayabilirsiniz. Bu durum, daha rahat bir nefes konumunu desteklemektedir. ‘Yeteri’ kadar hava, sevgi ve ilgi alınmasına yönelik çalışmalar yapmak, astımın bazı esas duygusal öğelerine de hitap etmektedir. Eğitmenler; sezgi ve deneyimlerinin kendilerine yön vermesine izin vererek, nefes ile yepyeni bir bağlantı kurabilirler.
Bazı astım hastaları tarafından uygulanan Buteyko isimli yüzeysel nefes alma tekniği, Nefes ile karşılaştırıldığında ortaya ne gibi bir sonuç çıkar?
Buteyko veya Boutako Nefes Yöntemi adı verilen teknik; sığ ve yavaş nefes ile astım belirtilerini iyileştirmeye çalışır. Böylece nefes şeklini kontrol eden kaslar gevşer, fakat bu duruma ait zihinsel ve ruhsal olgular genel olayın içine dahil edilmez. Bütünleşme için gerekli oksijen kişiye verilemez. Astımlıların sorunlarından biri de ağızdan nefes almalarıdır. Astımlılarla çalışırken, biz burundan nefes almayı bir seçenek olarak kullanmaktayız.
Astımlıların nefes sorunu daha çok dışarı nefes verme ile ilgili olup, solar plexus’ta yer alan kaslar ile nefes tutunmayı sürdürür. Biz direkt olarak bu gerilim ile çalışıp, bu kasların etkin bir şekilde rahatlamasını sağlayacak yöntemler uygulamaktayız, böylece eski hava akciğerlerden boşalır ve yeni havanın içeri girebilmesi için daha fazla alan yaratılır. Astımın zihinsel ve duygusal yönleri üzerinde de çalışmaktayız ve bunun, olayı daha derin seviyelerde çözülmesini sağlamak açısından bireye daha fazla yardımı olduğu düşüncesindeyiz. Daha kısa, rahat bir dışarı nefes veriş konusunda ısrar ederek oksijen ve karbondiyoksit seviyelerini kontrol etmekteyiz, böylesine bir nefes tarzı ile karbondiyoksit seviyeleri düşmekten korunmuş olur.
Nefes’i düzenli olarak uygulayan astımlıların çoğu; durumlarının kısmen veya tamamen iyileştiğini gözlemlemektedirler.
Ben, Buteyko yöntemini denedim ve sizin yönteminiz ile neredeyse zıt olduğunu gözlemledim. Lütfen açıklayınız.
Evet, Buteyko yöntemi Nefes’ten oldukça farklıdır. Temelde, nefesinizi dışarıda tutmanızı ve solunumu en aza indirgeyerek, birey nefes aldığında bunun kendiliğinden ve gereksinimden oluşmasını hedeflemektedirler. Gergin nefes alma şekillerini rahatlatmak açısından astım belirtisi görülen hastalarda bir şekilde etkilidir. Fakat, sınırlı nefes sorunlarıyla bağlantılı zihinsel veya duygusal öğelere pek hitap etmemektedir. Genelde, sistemde ne kadar oksijen olursa o kadar iyidir. Her ikisini de deneyerek sizin için hangisinin en iyi olduğunu görünüz.
Ağızdan nefes almaya alışmış, ve özellikle astımlı hastalar için ne önermektesiniz?
Olgu çalışması: Nefes maceramızın ilk başlarında ağızdan nefes almayı kullanarak, solunum sisteminin alt bölümleri ve aşağıdaki chakralara girişi sağlamaktayız. Nefes açılıp yukarı doğru hareket ettikçe, seanslar içinde bağlantılı burun nefesi ile karıştırılmış ağız nefesine geçiş yapabiliriz, veya üçüncü Ruhsal Seviye’nin üst enerji merkezleriyle hedefli olarak çalışmak için burun nefesini kullanabiliriz.
Astımlı, ağızdan nefes alan bazı müşterilerin olgularında, seanslarının daha ilk başlarında onları burun nefesine yönlendirdim. Burundan nefes alma yöntemi ile bu kişiler, özel durumları ile ilgili nefes alma şeklinden uzaklaşmış olurlar. Genellikle, astımlılar bir nöbet geçirdiklerinde; ağız aracılığıyla kuvvetli bir nefes alırlar, daha sonra da diyaframdaki kasları kasarak dışa verilecek nefesi iterler, bunun sonucunda ise hava serbest kalamaz ve yeni havanın içeri dolması için gerekli alan oluşturulamaz. Daha sonra ise hava alabilmek için daha da fazla çaba gösterirler ve bu döngü gittikçe kötüleşir. Bazen burundan nefes alma ile bu gerilimli nefes şekli kırılır ve astımlı kişi daha gevşemiş bir halde nefes alıp verebilmeye başlar.